Büyük Düş Kırıklığı
Yazar : Joseph E. Stiglitz
Dünya Bankası’nda görevli olduğum yıllarda küreselleşmenin bilhassa gelişmekte olan ülkeler ve onun yoksul halkları üzerinde yıkıcı etkilerini gördükten sonra bu kitabı yazmaya karar verdim.
Bir profesör olarak Washington’da görevli olduğum 7 yıl boyunca ekonomik ve sosyal konular üzerinde yoğun bir şekilde çalışma ve araştırma yapma fırsatım oldu. Bu tür konulara yaklaşımda, ideolojileri bir yana bırakıp hislerimizin etkisi altında kalmaksızın olayları tarafsız bir şekilde incelemek ve irdelemek gerektiğine hep inanmışımdır. Gerek Beyaz Saray gerekse Dünya Bankası’nda görevli olduğum yıllarda ise maalesef alınan kararların ideolojik ve politik etkiler altında, sorunları çözmekte başarısız ama yöneticilerin inanç ve çıkarlarına uygun bir tarzda alındığını gördüm.
Bulunan çözüm önerilerinin hemen hepsi bir “şok tedavisi” ve kısa vadede ulaşılacak başarı hedeflerini içeriyordu. Oysa ben 20 yılı aşkın bir süredir Çin’in ekonomi politikalarını izler ve bir danışman olarak tartışırken, hatta daha önceleri bir ekonomi profesörü olarak Kenya üzerinde akademik çalışmalar yürütürken, yazdığım kitaplarda “şok tedavisi” yerine orta ve uzun vadeli, çok yönlü ve tüm kesimlerin nihai refahını amaçlayan ekonomi politikalarını tavsiye ettim. 20 yıldır Çin’de başarıyla uygulanan sabır ve kademeli gelişme tarzını savundum.
Bir tek örnek vermek gerekirse: Özelleştirmeye bir tek şartla taraftarım. O da bu kamu kuruluşları bu sayede daha etkin bir yönetime kavuşarak tüketiciye aynı ürün veya hizmetleri daha ucuza sunabileceklerse.
Varlık Felsefesi
VARLIK FELSEFESİ Varlığı konu olarak ele alan felsefe, genel bir varlık kavramı üzerinde durur. Varlık, evrende varolan herşeyin ortak adıdır. Buna göre varlık, insan bilincinin dışında ondan bağımsız olabileceği gibi, zihne bağımlı olarak da bulunabilir. Örneğin, ağaç, kalem, ev gibi nesneler insan zihninden bağımsız olarak varolan gerçek varlıklardır. Bu tür (gerçek) varlıklar zamana ve mekana bağlı olarak değişir, gelişir ve yok olabilirler. Sayılar, geometrik şekiller, p (pi) sayısı gibi insan bilincinde ve ona bağımlı olarak varolan düşünsel (ideal) varlıklar da vardır. Bu varlıklar zaman ve mekan dışı olup, zihnimizde olduğunu kabul ettiğimiz varlıklardır. Felsefe, düşünsel ve ideal varlığı biraraya getirip genel bir varlık kavramı üzerinde dururken, “Varlık nedir?”, “Varlık var mıdır?”, “Varlığın ilk maddesi nedir?” gibi sorular sorar. Felsefe, varlıkla ilgili çeşitli soruları problem olarak ayrı ayrı inceleyip tartışma konusu yapar. Varlık, felsefenin konus...
0 Yorumlar