Tuz ve İnsan Sağlığına Etkileri

Denizden gelen sağlık...

Sağlıklı beslenme üzerine son yıllarda yapılan çalışmalar ile birçok hastalığın ve kötü sağlık şartlarının mineral eksikliğinden kaynaklandığı tespit edilmiştir.

Rafine edilmemiş, doğal deniz tuzu insan sağlığı için önemlidir… Çünkü bu tuzun kaynağı olan deniz suyu, vücut için gerekli birçok minerali içermektedir.

Doğal rafine edilmemiş deniz tuzu insan vücudu için gerekli minerallerin çoğunu gerekli oranlarda içermektedir. Doğal tuz vücut sıvılarının hücrelerden serbest geçişine yardımcı olurken, rafine tuz sıvıların geçişini engelleyerek kronik böbrek sorunlarına neden olabilmektedir. Rafine edilmemiş ve işlem görmemiş doğal deniz tuzu sağlık için önemlidir. Doğal deniz tuzu daha iyi bir tada sahip olduğu gibi vücuda gerekli mineral ve iz minerallerini de sağlayabilmektedir.

Sağlık yaşamın sırrı bu gizemli kristallerde saklı...


Tuz ve İnsan Sağlığına Etkileri

Kanımızın ve tuzlu sıvıların kimyasal ve mineral bileşimleri ile deniz suyu arasında şaşırtıcı benzerlikler vardır. Annesinin karnındaki embriyo tuzlu su ile dolu bir kese içinde bulunur. Deniz suyu 84 mineral elementi içerir ve bu elementler insan vücudunda bulunur. Modern bilime göre bu elementlerin 24’ü yaşam için zorunlu olmasına rağmen 84 elementin uygun dengesi iyi sağlıklı vücut için gereklidir. İyon kaybı dengesizliklere, hücre yaratma ve büyümede bozulmalara sebep olur. Hücre kayıpları sinir bozuklukları, beyin kusurları, kas hasarları gibi hastalıklara neden olur. Bu yüzden kandaki tuz ve iyonların uygun mineral dengesi sağlık için hayati öneme sahiptir. Bu kompozisyon çok kesin sınırlar arasında olmak zorundadır.

Birçok hastalık ve kötü sağlık şartları mineral eksikliğinden kaynaklanmaktadır. Bu minerallerin çoğu deniz suyunda bulunmaktadır. Bugün kullanılan tuzların çoğu büyük endüstriyel firmalarca üretilmektedir. Üretilen tuzun %93’ü sanayi proseslerinde ve %7’si besin olarak kullanılmaktadır. Tuz ya geniş yer altı yataklarından ya da deniz/göl sularından rafine edilerek elde edilmektedir. Tuz içindeki safsızlıkları uzaklaştırmak ve mineralleri çıkararak tuzu daha çekici ve homojen yapmak için rafine edilir. Rafinasyon ile tuzun görünümü güzel ve akışı kolay olur, ancak içerdiği 84 minerallin 82’si uzaklaştırılmış olur. Endüstriyel prosesler sadece sodyum ve klor içeren tuz gerektirir. Uzaklaştırılan 84 elementin 82’si yan ürün olarak ilave gelir getirdiğinden ayrı satılır. Sonuç olarak, rafine sofra tuzları sadece sodyum klorürdür, diğer tüm yararlı element mineralleri uzaklaştırılmıştır.

Kimyasal katkı maddeleri alüminyum hidroksit ve alüminyum silikat (%1) tuzu beyazlatmada ve paketlemede su emmesini önlemek için ilave edilir. Böylece tuz kolay akar, iyot ve iyotlu (potasyum iyodür) dengeleyiciler de ayrıca ilave edilir. Rafine tuzun su emmemesi, tuzun vücudumuz tarafından uygun şekilde absorplanmasını da engeller. Rafine tuz içindeki kimyasal katkılar, vücudumuzun tuzu emmesi ve işlemesini zorlaştırabilir. Tuzun bir kısmı damar duvarları, arterler, beyin, idrar yolları, cinsel organlar, bez sistemleri veya kemiklerin eklemlerinde birikerek problemlere yol açabilmektedir. Sonuçta bu bölgelerin kırılgan olmasına ve hayati vücut fonksiyonlarının zayıflamasına neden olabilmektedir.

Yorum Gönder

0 Yorumlar